Egzama Nedir? Nasıl Geçer?

Egzama, ciltte kaşıntı, kızarıklık, şişlik ve pullanma gibi belirtilerle kendini gösteren bir cilt rahatsızlığıdır. Ayrıca egzama genellikle ciltteki nem kaybı, irritan maddelere maruz kalma, genetik faktörler, bağışıklık sistemi sorunları veya alerjik reaksiyonlar gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilmektedir. Egzama, cildin koruyucu tabakasının zayıflamasına neden olan bir durumdur, bu da cildin çeşitli dış etkenlere daha duyarlı hale gelmesine yol açmaktadır.

Ayrıca egzama türleri arasında atopik dermatit, kontak dermatit, seboreik dermatit ve numuler dermatit gibi farklı tipler bulunmaktadır. Her bir tür, belirli semptomlar ve tetikleyici faktörler açısından farklılık göstermektedir.

Egzama genellikle kaşıntılı bir durum olduğu için kaşıma sonucunda ciltteki iltihaplanma ve tahriş artabilmektedir. Tedavi genellikle cildin nemlendirilmesini içermekte ve kortikosteroid kremler gibi anti-enflamatuar ilaçlar kullanılabilmektedir. Ayrıca, egzamanın ortaya çıkmasına neden olan tetikleyici faktörlerin belirlenmesi ve bunlardan kaçınılması da önemlidir.

Egzama genellikle kronik bir durumdur ve tedavi süreci bireysel olarak değişebilmektedir. Ayrıca egzama belirtileri olan kişiler, bir dermatolog veya cilt uzmanına başvurarak uygun tedavi ve yönetim planını belirlemeleri için profesyonel yardım alabilirler.

 

Egzama Neden Olur?

  1. Genetik Yatkınlık: Ailede egzama öyküsü bulunan bireylerde, genetik faktörler egzama riskini artırabilmektedir. Atopik dermatit gibi egzama türleri genetik yatkınlıkla ilişkilidir.
  2. Bağışıklık Sistemi Sorunları: Zayıf bir bağışıklık sistemi, cildin enfeksiyonlara ve irritan maddelere karşı savunmasız olmasına neden olabilir, bu da egzama riskini artırabilmektedir.
  3. Çevresel Etkiler: Egzama, çevresel faktörlerle de ilişkilidir. Alerjenlere maruz kalmak (örneğin, ev tozu akarı, hayvan tüyleri, polen), tahriş edici maddelere temas etmek (örneğin, deterjanlar, sabunlar, kozmetik ürünler), aşırı sıcaklık değişiklikleri ve nem kaybı egzama belirtilerini tetikleyebilmektedir.
  4. Cilt Bariyerinin Zayıflığı: Cilt bariyeri, dış etkenlere karşı koruyucu bir tabaka oluşturmaktadır. Bu bariyerin zayıflaması, cildin nem kaybına ve çeşitli irritanlara karşı hassasiyetine yol açabilmektedir.
  5. Stres: Stres, bağışıklık sistemi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilmekte ve bu da egzama semptomlarını tetikleyebilir veya kötüleştirebilmektedir.
  6. Hormonal Değişiklikler: Hormonal değişiklikler, özellikle ergenlik dönemi, hamilelik ve menopoz gibi dönemlerde, egzama belirtilerini etkileyebilmektedir.

 

Egzama Belirtileri

Belirtilerden bahsetmek gerekirse kaşıntı ile başlayabiliriz. Egzama, genellikle ciltte kaşıntı, kızarıklık, şişlik ve pullanma gibi belirtilerle kendini gösteren bir cilt rahatsızlığıdır. Bu durum, cildin iltihaplanması ve tahriş olması sonucunda ortaya çıkar. En belirgin belirtilerden biri olan kaşıntı, genellikle cildin iltihaplanması ve tahriş nedeniyle ortaya çıkar, bu da oldukça rahatsız edici olabilir. Egzama olan bölgelerde ciltte kızarıklık görülebilir, aynı zamanda cilt genellikle şişmektedir.

Egzama, cildin kurumasına ve çatlamasına neden olarak pullanma ve çatlama ile sonuçlanabilmektedir. Ayrıca egzama bazen ciltte kabarcıklar veya sıvı dolu keseciklerle karakterize olabilmektedir, özellikle kontak dermatitte bu durum sıkça görülebilmektedir. Kronik egzama durumunda, cilt zamanla kalınlaşabilir ve deride kalıcı bir kalınlaşma (lichenifikasyon) meydana gelebilmektedir. Ayrıca, egzama olan bölgede ağrı veya yanma hissi de olabilir, özellikle cilt çatladığında veya iltihaplı olduğunda. Egzama belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve belirtiler genellikle dönemsel olarak artabilmekte veya azalabilmektedir. Öyle ki egzama belirtileri olan kişiler, bir dermatolog veya cilt uzmanına başvurarak doğru tanı ve tedavi için yardım almalıdır.

 

Egzama Bulaşıcı mı?

Bulaşıcılık noktası akıllarda bir soru işareti oluşturmaktadır. Egzama kendisi bulaşıcı bir hastalık değildir. Egzama genellikle genetik, çevresel ve bağışıklık sistemi ile ilgili faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkan bir cilt rahatsızlığıdır. Bu durum, cildin iltihaplanması, kuruması, kaşınması ve hassas hale gelmesiyle karakterizedir.

Egzama genellikle kişiden kişiye bulaşmaz, çünkü bu durum genellikle genetik yatkınlık ve çeşitli tetikleyici faktörlerle ilişkilidir. Ancak, aile üyeleri arasında egzama öyküsü daha sık görülebilmektedir, çünkü genetik faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.

Egzama semptomları genellikle kişisel temas, havadaki alerjenler veya irritan maddelerle ilişkilidir. Yani, bir kişi egzamalı olsa bile, egzama belirtileri doğrudan kişiden kişiye bulaşıcı değildir. Ancak, ciltteki açık yaralar, enfeksiyon riskini artırabilir. Bu nedenle enfeksiyon riskini azaltmak için kişisel hijyen önlemlerine dikkat edilmelidir. Ayrıca egzama olan kişiler, semptomları hafifletmek isteyebilmektedir. Bununla birlikte enfeksiyon riskini azaltmak için doktorları tarafından önerilen tedavilere dikkat etmelilerdir. Ayrıca cilt bakım yönergelerine uymalıdır.

 

Egzama Kremi

Kremler; genelde nemlendirici niteliklidir. Egzama tedavisinde kullanılan kremler genellikle cildi nemlendirmeyi, iltihabı azaltmayı ve kaşıntıyı hafifletmeyi amaçlar. Aynı zamanda egzama tedavisi kişiselleştirilmiş olmalıdır, bu nedenle herkes için aynı krem veya tedavi yöntemi uygun olmayabilmektedir.

  • Nemlendiriciler (Emolientler): Cildin nemini korumak, egzama belirtilerini hafifletmek ve cilt bariyerini güçlendirmek için nemlendiriciler kullanılmaktadır. Hipoalerjenik ve parfümsüz nemlendiriciler tercih edilmelidir.
  • Topikal Kortikosteroidler: Kortikosteroid içeren kremler, iltihaplı egzama alanlarına uygulandığında iltihaplanmayı ve kaşıntıyı azaltabilmektedir. Ancak uzun süreli kullanımda yan etkileri olabileceği için, doktorun önerdiği şekilde kullanılmalıdır.
  • Kalsineurin İnhibitörleri: Topikal olarak uygulanan kalsineurin inhibitörleri, cildin bağışıklık tepkilerini düzenleyerek egzama semptomlarını azaltabilir. Özellikle yüz ve genital bölge gibi hassas alanlarda kullanılmaktadır.
  • Antihistaminikler: Kaşıntıyı azaltmak için oral veya topikal antihistaminikler kullanılabilmektedir. Ancak, bu tür ilaçlar genellikle egzamanın semptomlarını tamamen ortadan kaldırmaz.
  • Bariyer Onarıcılar: Cilt bariyerini güçlendirmeye yardımcı olan kremler, cildin nemini korumak ve dış etkenlere karşı daha dayanıklı hale getirmek için kullanılmaktadır.

 

Egzama Şampuanı İşe Yarar mı?

Egzama şampuanları, saç derisi üzerindeki egzama belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilme durumu vardır. Ancak etkileri kişiden kişiye değişebilmektedir. Ayrıca egzama, birden çok faktörün etkileşimi sonucu ortaya çıkan bir cilt rahatsızlığıdır. Bu nedenle herkesin tepkisi farklı olabilmektedir.

Egzama şampuanlarının işe yararlığı şu şekillerde özetlenebilmektedir:

  1. Kaşıntıyı Azaltma: Egzama şampuanları, saç derisindeki kaşıntıyı hafifletmeye yardımcı olabilmektedir. İçerdikleri anti-inflamatuar bileşenler, kaşıntı ve tahrişi azaltabilmektedir.
  2. Nemlendirme: Egzama şampuanları genellikle nemlendirici özelliklere sahip bileşenleri içerir. Bu, saç derisinin nem dengesini düzenleyerek cildin kurumasını önleyebilmektedir.
  3. Iltihabı Azaltma: Anti-inflamatuar özelliklere sahip olan bazı egzama şampuanları, saç derisindeki iltihaplanmayı azaltarak kızarıklığı hafifletebilmektedir.

Ancak, egzama tedavisi genellikle bireysel bir yaklaşım gerektirir. Egzama şampuanları tek başına yeterli olmayabilmektedir, özellikle daha şiddetli vakalarda veya egzamanın farklı bölgelerinde görüldüğünde. Bir dermatolog veya cilt uzmanı, kişinin durumunu değerlendirerek uygun tedavi planını oluşturabilmektedir. İlaçlar, kortikosteroidler veya fototerapi gibi diğer tedavi yöntemleri de vardır. Bunlar da dahil olmak üzere çeşitli seçenekler arasında yer alabilmektedir.